Kategori Arşivleri: İnsan Kaynakları

Yönetim Hem Kolay, Hem Çok Zor…

Kökeni yön, fiili etmek olan, insanı hem rezil ,hem de vezir eder cinsinden 8 harfli mucize kelimedir “Yönetmek”. Bir nevi bize yolumuzun nereye çıkacağını ve nerede başlayacağımızı gösteren işaret tablasıdır insanın. Bu kutsal kelimenin tahtına oturmuş “yönetmek üzere seçilmişlerin” erg kullanma becerilerinde saklı olan bir gerçek vardır; asaleten veya vekaleten bir işi, bir oluşu mahiyeti ne olursa […]

Tercih Edilen Bir Çalışan Olmayı Kim İstemez?

Bir iş yerinde çalışan kişiler, kendilerine tanımlanan görevleri icra ederken bazı zorluklarla karşılaşırlar. Şirketin; iklimine, kültürüne, çevre şartlarına uyum, diğer çalışanlarla iletişim vs  gibi hususlar yaşamının bir parçası olur. Elbette seçildikleri görevi icra ederken genellikle kendilerinden beklenilen, tanımlanmış görevleri yapmaya odaklanırlar. Dikkat çekmek ve işini iyi yapan olmak için bunlar önemlidir. Ancak başarılı olabilmek, iyi […]

Artık İK’cılar Çerçeve Değil, Resim Arıyor…

21 inci yüzyıla çeyrek kala bilgi teknolojilerindeki gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan ve tabuları yıkan küreselleşme ; ekonomik, siyasal, kültürel ve toplumsal değişimleri zorunlu kılarak, her alanda rekabet edebilmek adına, dünya ölçeğinde düşünüp, davranabilme gerekliliğini tartışılmaz hale getirmiştir. İşletmeleri ve işletmelerin yönetim biçimlerinin sorgulanmasına ve değişimine direk etkisi olan bu hareket; insan kaynağının stratejik önemini vurgulayarak , […]

Krizde Aşılamayan Tek Engel, Ücret…

Küresel ekonomik krizin tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de etkilerini hissedilir bir şekilde göstermesiyle; 1980’li yıllarda başlayıp, İnsan Kaynakları Yönetimi ve Toplam Kalite Yönetimi anlayışı ile çalışanlara benimsetilen “Hepimiz Aynı Gemideyiz” imajı, yerini “Bu Gemi Yalnız da Yol Alır ” anlayışına bırakarak, trendi yakalayıp kabuk değiştirmiştir. Bir çok firma önlem paketlerinin ilk sıralarında; kar maksimizasyonun […]

Kendi Everest’inize Tırmanın

“Yıldızlarınızdan hiçbir şekilde korkmayın, onlar şirketinizi esir almazlar!” Jack Welch İnsanlar, yüzyıllar boyunca kalıcı bir başarının formülü peşinde koşmuş ancak, ne filozofların krallara verdiği öğütler, ne de padişahlara sunulan risaleler başarıyı kalıcı kılmaya yetmemiştir. Başarının nankör dönen çarklarında nice uygarlıklar ve güçlü devletler öğütülüp gitmiş, yükseliş dönemlerinin ardından gelen duraklama ve gerileme dönemleri ile kıtalara […]

Global Kriz Ortamında, Stratejik İK Yönetiminin Önemi

Gerek kurumlarda gerekse şirketlerde çalışan İnsan Kaynakları yönetiminden sorumlu çalışanlarının bir çoğu görevlerini icra ederlerken , yönetsel faaliyetlerin icrasında kendilerinin stratejik ortak olarak veya yönetsel ortak olarak kabul görmediklerinden şikayetçi olmuşlar ve gerektiği ölçekte kendilerinin üst yönetim tarafından önemsenmediklerinden yakınmışlardır. Bu husus diğer dünya ülkelerinin iş yaşamında da benzer şekilde yaşanmış ve yaşanmaya devam etmektedir. […]

Aşkın Galibi de Mağlubu da Yoktur..

Gönüle mazeret bazen çok, bazen de hiç yoktur. Esas olan yüreğin kendini nerede hissettiğidir ve bunu sadece gönül bilir. Bu nedenle sevgi dilenilmez, yani sevginin dilencisi olmaz. SEVGİYİ ÖLÜMSÜZ KILAN itibarıdır. İtibarı zarar gören sevgi yok olmaya mahkumdur. Emin olun, sevgiyi dilek ve temennilerle yaşatamazsınız. Elbette sevginize sahip çıkmak hakkınızdır ama karşınızdakinin sevgisinin değerini siz […]

İş Yerlerinde Çatışmadan – Uzlaşmaya…

İş yerlerinde farklı görüşlerin olması son derece normal olmalı, fikir ve görüş ayrılıklarının farklılığı aslında şirketlere bir dinamizm kazandıracağını akılda tutmak gerekir. Ancak uzlaşma ile sonuçlanması halini de unutmamak kaydıyla. Çatışmadan yarar sağlamak şirket yöneticilerinin düşünsel reflekslerinde yer almalıdır elbette. Ancak çoğunlukla çatışmalara neden olan sorunların farkında olunması ve bunlardan şirket çalışma ortamını zarara uğratan […]

Sizce Günün Parolası Ne Olmalı?

İnsanlar aklından ne geçirdiklerini ve ne yaptıklarını en iyi kendileri bilirler. Geçmişle sorunlarını çözemeyenler gelecekle bağ kuramazlar ve kendileri ile dahi çatışma halinde olabilirler. Çoğunlukla ne yaptıklarının farkında olmayanlar daha çok marjinal yaşarlar, kendilerine gerekçe hazırlarlar bu nedenle de yalana sıkça başvururlar. Çünkü o yalanlar kendilerini ferahlatır. Belki de bu ferahlama  bir tür öç alma […]